UYUŞTURUCU KULLANIMI VE TRAFİĞİ İLE MÜCADELE GÜNÜ

BY: admin

Duyurular & Haberler

Yorumlar:Yorum yapılmamış

Uyuşturucu Kullanımı ve Trafiği ile Mücadele Günü Basın Açıklaması

                                                      26 Haziran 2014

Her geçen yıl madde kullanımının yaygınlığı ve madde kullanımı ile ilişkili sorunların boyutu artarak devam etmektedir. Madde kullanımı ile ilgili çözüme yönelik çalışmalarda bulunan meslek gruplarının yaptıkları uyarılar basın yoluyla kamuoyuna ulaştırılmasına rağmen yeterli olmamakta ve sorun gün geçtikçe büyümektedir. Ayrıca devletin karar alıcı mekanizmaları da belirlenen sorunlar ve çözüm yöntemlerine ilişkin yeterince kararlı ve istikrarlı politikalar geliştirememiştir. Devlet erkinin uyguladığı politikalar, Sağlık Bakanlığı’nın genel sağlık sistemine dönük yaptığı piyasalaşma reformlarının bir parçası olmaktan öteye gidememiştir. Toplumun ve devletin madde kullanımı ile ilgili sorunlara bakış açısı ve kısmen duyarsızlığı sonucunda madde kullanım oranları artmış ve Türkiye’nin madde piyasasına ek sentetik maddeler katılmıştır.

Üstten bakan devlet anlayışı ve toplumsal bilgilendirmelerin yetersizliği nedeniyle madde kullanım sorunu sosyoekonomik anlamda geride kalmış kesimlerin sorunu olarak algılanmaya başlanmıştır. Yeterli çalışmalar olmasa dahi bu alanda çalışanların mesleki pratiğinde deneyimlediği gerçeklik; madde kullanımının kentlerin ve tüm toplumun sorunu olduğu yönündedir. Mesleki pratiğe dayalı gözlemin nesnelliği tartışılır olduğunda ise; sorunun  toplumun sosyoekonomik anlamda geride kalmış kesimini ilgilendirdiği varsayımı başka sorun alanlarının değerlendirilmesi gerektiğini gözler önüne sermektedir. Öncelikle toplumun özellikli bir kesimini ilgilendirdiği kabul edilse dahi toplumun her kesiminin birbiri ile etkileşim içinde olduğu ve bu bağlamda sorunun tüm toplumu etkileyeceği gerçeği yok sayılmış olmaktadır. Ayrıca kentsel dönüşüm politikaları ile bölgeye özgü sorun tarifinin ne kadar mümkün olduğu da ikinci bir sorudur. Tüm bu sorunsallar beraber ele alındığında; madde kullanımına dönük değerlendirmenin çok boyutlu yapılması ve toplumun tüm katmanlarını içine alan sorun çözme politikalarının geliştirilmesi elzem görünmektedir.

Madde kullanım sorunu gençliğin karşı karşıya kaldığı en büyük tehlikelerden biridir. Gençliğin sorunlarını ele alırken madde kullanımını dışlamak ya da diğer sorunlardan ayrı değerlendirmek bütüncül yaklaşıma aykırıdır. Bütüncül olarak ele alınmayan sorunlara dönük geliştirilen çözüm politikalarında aksaklıklar ve yetersizliklerin olması ise beklenen bir sonuçtur. Gençlerin sağlıklı bir çevrede yaşama ve sağlıklı bir birey olma hakkı en temel insan haklarındandır. Devlet erkinin eliyle insan haklarının korunması anayasal teminat altına alınmıştır. Devlet organları anayasal hak olan sağlıklı yaşam sürdürme hakkını toplumun tüm üyeleri için eşit bir şekilde sunmalıdır. Sağlık hizmetinin sunumu öncesinde ise ilgili meslek gruplarından fikir almak ve projeler oluşturmak yegane akılcı yöntemdir. Toplumun tüm kesimleri, sivil toplum kuruluşları, bağımlılık alanında çalışan meslek grupları ve devletin ilgili organlarının katılımı ile sorun çözme politikaları geliştirilmesi, madde kullanımı sorununa dönük eylem planlarının ilk basamağı olmalıdır.   Dünyada uyuşturucu kullanımında artış olması ve bunun insanlık için büyük bir tehdit oluşturduğu gerçeğinden hareket eden Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1987 yılında aldığı bir kararla, uyuşturucusuz temiz bir toplum hedefine ulaşma ve uluslararası alanda eylem ve işbirliğini güçlendirme konusundaki kararlığını vurgulamak amacıyla, 26 Haziran tarihini “Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü” olarak belirlemiştir. Bütün ülkelerde 26 Haziran tarihinde çeşitli etkinlikler yapılır ve uyuşturucunun zararları üzerinde durulur. Türkiye Psikiyatri Derneği olarak bu konuya kamuoyunun dikkatinin çekilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Türkiye Psikiyatri Derneği

Merkez Yönetim Kurulu adına

Doç. Dr. Ayşe Gül Yılmaz Özpolat Eğitim Sekreteri