OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK

BY: admin

Psikiyatri Yazıları

Yorumlar:Yorum yapılmamış

 

(TAKINTI-ZORLANTI BOZUKLUĞU)

İnsanların %80 ‘ inden çoğunda zaman zaman çeşitli konularda evham, endişe ve takıntılar olabilir. Ancak çoğu kez günlük yaşam içinde ortaya çıkan bu duygular ile baş edebilir ve sorunlarımızı yaşamımızı etkileme noktasına varmadan çözüme ulaştırabiliriz.Düşünceleri daha kısa sürelidir,daha düşük yoğunluktadır ve daha az sıklıkta ortaya çıkar.

Diğer yandan OKB (Obsesif Kompulsif Bozukluk)’de takıntıların genellikle daha özgül bir başlangıcı vardır,bunlar daha çok rahatsızlık verir ve bu kişiler, söz konusu düşüncelerini azaltmaya ya da yüksüzleştirmeye ileri derecede zorlanırlar.Bu kişilerin takıntıları ve zorlantıları yaşamlarının doğal akışını bozar.OKB olan kişiler, çoğu zaman düşüncelerinin ve zorlantılarının aşırı ve anlamsız olduğunu kabul ederler. Ancak bu kişiler genelde takıntıları ve zorlantılarından utanç duyarlar,dolayısıyla bunları gizli tutarlar. Bunları yıllarca saklayabilenler bile vardır.Ancak bu belirtilerin,tedavi edilebilir olan klinik bir durum olduğunu bilmeyebilirler.OKB olanlarda sıklıkla depresyon da görülür.Tedaviye başvurduklarında yaklaşık üçte birinde depresyon saptanır.OKB olan kişilerin yaklaşık üçte ikisi yaşamının bir döneminde majör depresyon rahatsızlığı geçirir.

Takıntılı düşüncelerin günlük yaşamımızı etkileyecek, günlük aktivitelerimizi kısıtlayacak düzeye gelmesi durumunda OBSESİF-KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB) adı verilen bir ruhsal hastalık akla gelmelidir.

OKB NEDİR?

OBSESYON Kişinin zihnine girmesine engel olamadığı, zihninden uzaklaştıramadığı düşünce, fikir ve dürtülerdir. Kişinin isteği dışında gelirler, kişi tarafından mantıkdışı olarak değerlendirilirler ve yoğun sıkıntı ve huzursuzluğa yani anksiyeteye neden olurlar.

KOMPULSIYON Obsesyonların neden olduğu yoğun sıkıntı ve huzursuzluğu azaltmak ya da ortadan kaldırmak üzere yapılan yineleyici davranış ve zihinsel eylemlerdir.

OKB NE KADAR SIKLIKTA GÖRÜLÜR?

OKB önceleri nadir olarak görülen bir hastalık olarak kabul edilmesine karşın son yıllarda yapılan araştırmalarda hiç de nadir olmadığı belirlenmiştir. %2-3 sıklıkta ,%65 25 yaşindan önce ,%15 35 yaşında sonra başlar

OKB HANGİ YAŞLARDA BAŞLAR VE KİMLERDE DAHA SIK GÖRÜLÜR?

Genellikle ergenlik döneminde ve 20-30’lu yaşlarda başlamasına karşın, okul öncesi çağdaki çocuklar dahil herhangi bir yaşta görülebilir. Erkeklerde daha erken yaşlarda başlamasına karşın genel olarak kadınlarda daha sık görülmektedir.

OKB BELİRTİLERİ NELERDİR?

Obsesyon ve kompulsiyonlar toplumdan topluma, kültürden kültüre değişiklik göstermekle birlikte sıklıkla görülenler:

A)OBSESYONLAR=TAKINTILAR

KİRLENME TAKINTISI :

Aşağıdaki konularla ilgili olarak aşırı bir korku duyma ya da tiksinme,iğrenme ve kaçınma düşünceleriyle ‘’boğuşup durma ‘’ :

  • Vücut atıkları ya da salgıları (idrar,dışkı,kan,ter,tükürük )
  • Kir ya da mikrop
  • Yapışkan maddeler ya da kalıntılar
  • Ev temizlik gereçleri ya da kimyasalları
  • Çevresel bulaşanlar (radyasyon,toksik atıklar,ilaçlama)
  • Hayvanlara dokunma
  • Böcekler
  • Bulaşmaktan ötürü hastalanma
  • Başkalarına bulaştırma
  • Hastalıklar (AIDS,hepatit,cinsel yoldan ulaşan hastalıklar)

BİRİKTİRİP SAKLAMA TAKINTISI

  • Gereksiz gibi görünen nesneleri elden çıkaramama
  • Gereksiz birtakım nesneleri toplama zorlantısı
  • Yerden bir takım nesneleri toplama zorlantısı
  • Boş alanların dolmasından rahatsızlık duyma,bunları doldurmaya gereksinme

   DÜZENE KOYMA TAKINTISI

  • Bakışım (simetri), tam yerinde ya da bir düzen içinde olması ile uğraşıp durma
  • El yazısının çok güzel olması konusunda aşırı kaygılanma
  • Kullandığı kağıtların,kitapların ve diğer gereçlerin belirli bir hizada olması için kaygılanma

DİNSEL TAKINTI

Aşağıdaki konularla ilgili olarak aşırı kaygılanma,korku duyma ve bu düşüncelerle ‘’boğuşup durma’’ :

  • Tanrıtanımazlık düşüncelerine kapılma ya da kötü sözler söyleyecek olma
  • Tanrıtanımazlık düşüncelerinden ötürü cezalandırılacak olma
  • Dinsel inanışlarla ilgili kaygılar
  • Doğru ya da yanlışın ne olduğu konuları,törecilik
  • Dinsel düşünceler ya da imgeler üzerinde aşırı durma

BEDENSEL TAKINTI

Aşağıdaki konularla ilgili olarak aşırı kaygılanma,korku duyma ve bu düşüncelerle ‘’boğuşup durma’’ :

  • Bir hastalığı olma ya da görünümüne ilişkin başkalarının olumsuz görüşlerinin olduğu düşüncesi

SALDIRGANLIK TAKINTISI

Aşağıdaki konularla ilgili olarak,aşırı ve mantıkdışı bir biçimde korkma ve bunlarla uğraşıp durma:

  • Kendi kendini yaralama
  • Başkalarını yaralama
  • İstenmedik dürtülerine göre davranma(birini ezme,çiğneme,bıçaklama)
  • Gereken özeni göstermemiş olmaktan ötürü birine zarar verme
  • Kötü bir kazadan,yangından ya da soygundan ötürü sorumluluk duyma
  • Aşağılayıcı,onur kırıcı ya da açık saçık sözleri ağzından kaçıracakmış gibi olma
  • Utanacak bir şey yapma ya da aptal gibi görünecek olma
  • Başkalarına zarar vermeye neden olacakmış gibi gelen,şiddete dayalı zihinsel imgeler

TÜRLÜ TAKINTILAR

  • Belirli bir takım şeyleri bilme ya da anımsama zorlantısı (savsözler,araba plakaları,sözcükler,adlar,geçmişteki bir takım olaylar)
  • Bir şeyi yanlış söylemekten, tam doğrusunu söyleyemeyecek olmaktan, birtakım ayrıntılarını kaçıracak olmaktan korkma
  • Birtakım eşyalarını yitirmekten korkma
  • Belirli birtakım seslerden kolay rahatsız olma (saat tıkırtısı gibi)
  • Vücuduna değen giysi vb.şeylerin yarattığı duygudan rahatsız olma
  • Zihne yerleşen sesler,müzik ya da sözcükler
  • Boş inançlara (batıl itikat) saplanıp kalma
  • Şanslı ya da şanssız numaralar olmasıyla aşırı ilgilenme

B)KOMPULSİYONLAR =ZORLANTILAR

YIKAMA (TEMİZLEME) VE YIKANMA KOMPULSİYONLARI

Aşağıdaki konuların aşırı,mantık dışı ve denetim dışı olarak yerine getirilmesi:

  • El yıkama,çoğu zaman törensel bir biçimde yapılır
  • Yıkanma,çoğu zaman törensel bir biçimde yapılır
  • Törensel diş fırçalama,traş olma,giyinip kuşanma
  • Evi,belirli birtakım odaları,bahçeyi,yürüyüş yolunu,arabayı temizleme
  • Ev eşyalarını temizleme
  • Özel birtakım temizleyicileri ya da temizlik yöntemlerini kullanma
  • ‘’Bulaşık’’ olduğu düşünülen belirli birtakım yerlerden kaçınma (ketler,yerleşim yerleri,binalar)
  • ‘’Bulaşma’’nın önüne geçebilmek için eldiven giyme ya da koruyucu diğer birtakım önlemleri alma

DENETLEME KOMPULSİYONLARI

Aşağıdaki konularda ardı ardına denetleme :

  • Bilmeden başkalarına zarar verilmediğini
  • Kendi kendine zarar vermediğini
  • Başkalarınca zarar görmediğini
  • Bir yanılgısının olmadığını
  • Kötü bir şey olmadığını
  • Gelecekte zararı dokunacak bir şey yapmadığını
  • Bedensel durumu ya da bir sağlık durumu (nabız,kan basıncı,görünüm)
  • Fizik çevre (kilitler,kapılar,pencereler,ev gereçleri,sobalar )
  • Kavanozların tam kapalı olması için kapaklarını tam kapatma
  • Kapıların yineleyerek kapatılması,tam çarpılması

BİRİKTİRİP SAKLAMA VE TOPLAMA KOMPULSİYONLARI

  • Gereksiz birtakım nesneleri toplama,biriktirme,saklama
  • Gereksiz birtakım nesneleri yerden toplama
  • Gereksiz birtakım eşyaları elden çıkaramama ( ‘’Bir gün işime yarayacak olursa… ‘’ )

YİNELEME, SAYMA, DÜZENLEME KOMPULSİYONLARI

  • Kimi zaman saatlerce de sürebilen okuma ve yeniden okuma
  • Aşırı yazı yazma ve yeniden yazma
  • Sıradan eylemleri yineleme (ardı ardına kapıdan girip çıkma,kapı eşiğini atlayıp durma,sandalyeden oturup kalkma,saç tarama,giyinip soyunup durma)
  • Belirli birtakım etkinlikleri belirli sayılarda yapma
  • Nesneleri sayma (raftaki kitapları,geçen arabaları)
  • Zorlantı etkinlikleri (denetleme ve yıkanma)sırasında sayı sayma
  • Nesneleri belirli bir düzende tutma(kitaplar,kalemler)

TÜRLÜ KOMPULSİYONLAR

Zihinsel törenler ( ‘’kötü ‘’ düşünceleri kovmak için ‘’iyi’’ düşünceleri yineleme)(söz konusu zihinsel törenler,takıntılardan değişik olarak,kaygıyı azaltmak ya da gidermek için yapılırlar)

  • Yeterli güvence olmasına karşın,güvence arayışı içinde sürekli soru sorma
  • Doğru olmadığını düşündüğü davranışlarını itiraf etme gereksinimi (söz konusu davranışların başkaları üzerinde çok az olumsuz bir etkisi olmuş bile olsa )
  • Çok fazla zaman alan boş inançlar (batıl itikatlar)
  • Belirli nesne ya da kişilere dokunma ya da hafifçe vurma gereksinimi
  • Kendisine ya da başkalarına zarar vermenin önüne geçmek için birtakım önlemler alma (sözgelimi,belirli birtakım nesnelerden kaçınmak ya da çok düşük olasılıklı bir tehlikeden korunmak için aşırı önlemler alma)
  • ‘’Kurallar’’ına göre törensel yemek yeme (belirli zamanlarda,belirli bir sırayla;çatal,kaşık,bıçak,tabak ve bardağı belirli bir düzende utarak yemek yeme )

İLİŞKİLİ BELİRTİLER

  • Kendi saçını yolma ya da kıl koparma (kafa derisi üzerinden, kaşlardan, kirpiklerden, kasık bölgesinden )
  • Kendine zarar verme ya da vücudundan koparma davranıları (deriyi yolma )
  • Alışveriş yapma zorlantısı

        OKB’NİN NEDENLERİ NELERDİR? 

Herhangi bir kesinlik kazanmamasına karşın OKB’nin nedeni olarak birkaç varsayım üzerinde durulmaktadır.

-GENETIK NEDENLER ; OKB’li hastaların anne-babalarında ve diğer birinci derece akrabalarında OKB’nin sık olarak görülmesi hastalığın genetik olabileceğini düşündürmekte-dir.

-BEYIN IŞLEVLERINDE BOZULMA VE SEROTONIN; Beyin üzerinde yapılan araştırmalarda beynin bazı bölgelerinde ve özellikle de beyin içindeki sinirsel iletimde önemli rolü olan serotonin maddesinin işlevlerinde bozukluk saptanması bunların OKB’nin nedeni olarak araştırılmasına yol açmıştır.

-ÇOCUKLUK ÇAĞI TRAVMALARI; Çocukluk çağı travmalarına  (örneğin, cinsel istismar) maruz kalanlarda ileri yaşamlarında önemli bir stres yaşantısı ardından OKB’nin ortaya çıkabilmesi erken çocukluk dönemlerinin OKB gelişiminde önemli rol oynadığını göstermektedir

BİLİŞSEL DEĞİŞİKLİKLER

Aşağıda OKB’de sık karşılaşılan düşünsel çarpıtmalar :

  • Siyah ya da Beyaz ( ya Hep ya da Hiç Biçiminde ) düşünme  ‘’Tam güvende değilsem,büyük bir tehlike altındayım demektir. ‘’
  • Büyüsel Düşünme  ‘’Kötü bir şey aklıma gelirse,kesinlikle kötü bir şey olacak demektir ‘’
  •  Tehlikeyi Gözünde Büyütme  ‘’ En ufak bir değişiklik bile yapsam kötü bir şey olacak gibi geliyor ‘’
  • Yetkincilik  ‘’ Ne yaparsam yapayım,çok iyi yapmamaya dayanamam ‘’
  • Aşırı Törecilik ( Ahlakçılık )’En küçük bir yanılgım bile büyük ölçüde cezalandırılmamı gerektirir ‘’
  • Başkalarına Karşı Aşırı Sorumluluk Taşıma‘’ Hiçbir suçu olmayan birine en ufak bir zarar vermemek için her zaman çok dikkatli olmalıyım. ‘’
  • Düşünce/Eylem Birleşmesi (Büyüsel düşünmeye benzer ): ‘’Birine bir zarar vermekle ilgili kötü bir düşüncem olursa sanki bunu yapmış gibi olurum .’’
  • Düşünceyi Aşırı Önemseme’Kötü bir olayın olacağını düşünürsem,bunun olma olasılığı çok yükselir.’
  • ’Dışlama Yanılgısı ‘’Kötü bir şey olacaksa,bu ya benim ya da sevdiğim ve değer verdiğim birinin başına gelecektir . ‘’
  • ‘’Soyluluk Oyunu ‘’Ne soylu bir insanım.Sevdiklerini Korumak için nelere katlanıyorum.Bütün bir gün ( yıkama,sayma,denetleme gibi)törensel birtakım davranışlarda bulunuyorum.Çevremdeki kimsenin başına kötü bir şey gelmediğine göre doğru yapıyor olmalıyım .’’
  • ‘’Olursa N’olur’’ Düşüncesi ‘’Gelecekte bir yanlış yaparsam n’olur ?’’,’’Ölümcül Bir hastalığa yakalanırsam n’olur ?’’,’’Başkasına bir zarar verirsem n’olur ?’’
  • Belirsizliğe Katlanamama’’ Her şeyden yüzde yüz emin olmadıkça ve her şeyin yolunda gideceğini tam olarak bilmedikçe rahatlayamam.Herhangi bir şeyi (geleceğim,sağlığım,sevdiklerimin sağlığı)tam olarak bilememek katlanılır gibi değil …’’

OBSESİF-KOMPULSİF BOZUKLUKTA GÖRÜLEN BİLİŞSEL ÇARPITMALAR

I-ÇARPIK OTOMATİK DÜŞÜNCELER

TEHLİKE ;

‘’ Her yerde mikroplar var ‘’

‘’Bu şey Kirlidir ‘’

‘’Bana bulaşmıştır ‘’

‘’ Kanser olduğumu şimdi anladım ‘’

‘’Doktorlara güvenemezsin.Hatalıysa Korkunç şeyler olabilir.’’

‘’Anksiyeteme (kaygılanmaya)dayanamıyorum.

‘’Şimdi temizlemeliyim yoksa çıldıracağım ‘’

‘’Ya buna gelecekte ihtiyaç duyarsam ve o zaman elimde olmazsa ne olacak’’

‘’Farkında olmadan kabul edilmeyecek bir şey yapabilir ya da söyleyebilirim ‘’

SORUMLULUK ;

‘’ Ellerimi yıkamazsam mikropları bütün aileye bulaştırabilirim.’’

‘’Ya kapıyı kilitlemeyi unuttuysam.’’

‘’Emin olmalıyım.’’

‘’Kontrol etsem daha iyi olacak ‘’

‘’Bunu yaparsam daha iyi hissedeceğim’’

‘’Sonradan üzülmektense önceden emniyete almak daha iyidir ‘’

 ‘’Bu iş mükemmel olmalı’’

‘’Bu durumu düşünmekten duramıyorum ya da denetimi yitireceğim’’

‘’Böyle düşüncelere sahip olduğum için korkunç birisiyim’’

‘’Kötü bir şey olursa bu benim hatam olur’’

‘’Şimdi durdurmak için bir şey  yapmazsam,bu korkunç düşünce gerçeğe dönüşecek’’

II-İŞLEVSEL OLMAYAN ( MALADAPTİF )SAYILTILAR

TEHLİKE:

‘’Bütün risklerden kaçınmalıdır ‘’

‘’Her şeyin güvenli olduğundan emin olmalısın,aksi halde tehlikedesindir’’

‘’Endişe kötü bir şeydir ve kaçınmak gerekir’’

‘’Düşünceler güçlüdür ve kötü şeylerin olmasına yol açabilir’’

‘’Güvenlik her şeyden çok daha önemlidir’’

SORUMLULUK :

‘’Düşüncelerimi denetleyebilmeliyim’’

‘’Düşüncelerimi kontrol edemezsem eylemlerimi hiç kontrol edemem’’

‘’Kötü bir şey olursa bu benim hatamdır’’

‘’Bütün olası önlemleri almazsam suçlu ben olurum’’

‘’işler mükemmel ve yeterince iyi olmalıdır’’

III-İŞLEVSEL ŞEMALAR :

TEHLİKE :

‘’Dünya tehlikelerle doludur(mikroplar,bulaşıcılar,kazalar vb.)’’

‘’Kötü bir şey olma olasılığı yüksektir’’

‘’Tehlikeli dürtü  ve düşünceleri olan kötü bir insanım.’’

SORUMLULUK :

‘’Güvenlik konuları için diğer insanlara güvenilmez.’’

‘’Ben sadece güvenebileceğim tek kişiyim.’’

‘’Ben kendimin ve başkalarının güvenliğinden sorumluyum.’’

‘’Ben çok çalışmadıkça doğuştan sorumsuz davranırım.’’

OKB NASIL TEDAVİ EDİLİR? 

OKB günlük yaşam etkinliklerini ciddi olarak kısıtlayabilen, aile, meslek ve sosyal yaşamda önemli işlev kayıplarına yol açan, yaşam kalitesini düşüren bir hastalıktır. Kronikleşme yani müzmin hale gelme olasılığının yüksek olması tedavinin önemini arttırmaktadır. Tedavide kullanılan birkaç yöntem bulunmak-tadır.

                                           İLAÇ  TEDAVISI

Özellikle serotonin sistemi üzerinde etkili olan ilaçlar OKB tedavisinde oldukça yaralı olmaktadır. Serotonin Geri Alım Engelleyiciler adı verilen bu grup ilaçlar OKB tedavisinde yaygın ve başarılı şekilde kullanılmaktadır.

Tedavinin ilk günlerinde hafif bulantı, baş ağrısı, uyku bozukluğu, midede huzursuzluk gibi geçici yan etkiler ile hastaların çoğunun dile getirmeye çekindikleri cinsel yan etkiler görülebilir.

 Ancak bu grup ilaçlar genellikle hastalar tarafından kolaylıkla kullanılan ve kullanımları sırasında bir sorun yaşanmayan ilaçlardır.

Etkilerinin görülmesi için iki hafta kadar beklemek gerekir. İlacın etkili olup olmadığına karar vermek için en az 10 hafta süre geçmesi beklenmelidir. Etkili olduğuna karar verilirse tedavinin gerekirse günlük doz arttırılarak en az iki yıl sürdürülmesi gerekir.           KOGNİTİF (BILIŞSEL)-DAVRANIŞÇI PSİKOTERAPİ

Obsesif hastalar kaygı verici düşünceler ile bu düşüncelerden kaçarak ve kaçınarak başa çıkmaya çalışırlar. Ne var ki düşüncelerden kaçmaya çalıştıkça bu düşünceler daha da artmakta ve böylelikle kısır bir döngü oluşmaktadır. Davranış tedavilerinde amaç hastayı kaygı veren ve kaygı oluşturduğu için kaçma ve kaçınma davranışlarına neden olan düşüncelerle  [obsesyonlar]  karşı karşıya getirmek ve bu karşılaştırmanın oluşturduğu kaygıyı azaltmak için devreye giren tekrarlayıcı davranışları [kompulsiyonlar] engellemektir.

Hedef rahatsızlık veren düşüncenin oluşturduğu kaygıyı söndürmek ve alışma durumunun oluşmasını sağlamaktır.Bu şekilde yapılan tedaviye alıştırma tedavileri.adı.verilir.

Bilişsel tedavilerde ise amaç rahatsız edici düşüncelerin oluşturduğu sorumluluk algısını azaltmaktır. Sorumluluk biçiminde bir algılama olmadığında hastalar akla gelen rahatsızlık verici düşünceleri yansızlaştırmak ve etkisiz kılmak için tekrarlayıcı davranışlar gösterme ihtiyacı hissetmeyeceklerdir.

 Amaç düşünceleri gerçek gibi algılamayı azaltmaktır. Bu nedenle tedavide tehdit tehlike ve aşırı sorumluluk algılarının ne oranda gerçekçi olduğu ve hangi düşünce  hataları sonucu abartılı tehdit ve tehlike algılarının ortaya çıktığı hasta ile birlikte araştırılır.

Bilişsel hataların belirlenmesinden sonra yeterince işlevsel olmayan bu düşüncelerin daha gerçekçi ve işlevsel olanları ile yer değiştirmesi sağlanır. Düşüncelerinin bir felaketle sonuçlanacağını düşünen hastalardan bu düşünceleri durdurmak yerine özellikle akla getirmeleri istenmekte ve ardından korkulan sonuçların oluşmadığını görmeleri tedaviye uyum sağlamakta önemli yararlar oluşturmaktadır.

Kognitif davranışçı terapiler hem hastalığın tedavisinde hem de özelikle nükslerin önlenmesinde çok önemli bir yer tutmakta, tedavide bazen tek başlarına bazen de ilaç tedavileri ile birlikte kullanılabilmektedirler. Bilişsel davranışçı tedaviler tedavi seçenekleri arasında en önemli yeri tutmaktadır.

AİLE VE ARKADAŞLARA DÜŞEN GÖREVLER 

OKB’li hastalar sıklıkla takıntılı düşünce ve davranışları çevredekiler tarafından fark edildiğinde, öğrenildiğinde nasıl karşılanacakları, ile ilgili endişe yaşarlar. Çoğu hasta ayıplanacağı, dalga geçileceği, küçük düşürülebileceği düşüncesi ile hissettiklerini paylaşmaktan ya da açığa vurmaktan kaçınır.

Hastalar, damgalanma kaygısı ile tedaviye hastalığın başlamasından çok uzun süre sonra gelebilmektedir.  Aile üyeleri ve arkadaşları hastanın zaman zaman çevreye de huzursuzluk verecek düzeye varan takıntılı davranışlarının hastalar tarafından engellenemeyen, karşı koyamadıkları düşüncelerden kaynaklandığını bilmelidir, tedaviye uyum sağlanması konusunda yardımcı olmalıdırlar.

AİLE ÜYELERİNE ÖNERİLER

            OKB olan yakınınızın yaşadığı güçlü itkileri denetim altında tutamadığını göz önünde bulundurun.Onun beyninde,düşünce ve davranışlarını yönlendiren kimyasal bir dengesizlik vardır.Şeker hastalığı ya da yüksek tansiyonu olan kişiler böyle bir hastalıkları olmasını kendileri seçmediği gibi OKBB olan yakınınız da böyle bir hastalığı olmasını kendisi seçmemiştir.

Hasta yakınları, böyle bir tedavi sürecine katılması için hastayı zorlamamadırlar,  katılmak hastanın kendi seçimi ve kararı olmalıdır.

OKB olan hastanız beklentilerinizi karşılamadığında onu eleştirmeyin ve paylamayın. Duygularınızı ‘’ben diliyle’’ Konuşabilirsiniz ancak düş kırıklığınızı OKB olan hastanıza yükleyerek onu suçlamayın.

Her zaman yargılamayan bir tutum içinde olun.Hastayı,gösterdiği ilerlemeye göre yargılamaktn uzak durun.

Depreşmeler ve geriye dönüşler olabilir.İlerleme çoğu zaman ‘’ iki adım ileri,bir adım geri ‘’biçiminde sağlanır.Olumsuz konuşmalar yapmayın ve yüreklendirin.

Ne denli küçük adımlar atmış olursa olsun,görünürde büyük bir yol alınmamış bile olsa,sözel övgülerinizi esirgemeyin.

Çocuğunuzun ya da eşinizin OKB‘dan ötürü kendinizi de suçlamayın.Buna siz neden olmadınız.OKB, çevresel etkenlerden çok biyolojik ve genetik yatkınlıkla ilişki bir hastalıktır.

OKB belirtileri özel bir anlam taşımazlar,değişkenlik ve tutarsızlık gösterebilirler.Buna şaşırmayın.

OKB belirtilerine özel birtakım anlamlar yüklemeyin.Bu belirtilerin kişinin günlük yaşamdaki işlevselliği üzerinde etkisi olmaktan öte bir anlamı yoktur ve bu belirtileri yorumlamaya çalışmanın bir yararı dokunmaz.Belirtiler ‘ yalnızca OKB belirtileri ‘’olmanın dışında özel bir anlam taşımazlar.

KENDİNİZDE OKB OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORSANIZ NE YAPMALISINIZ?

Kişinin kendindeki bazı düşünce ve davranışların bir ruhsal hastalığın belirtileri olabileceğine karar vermesi çoğu kez güçtür. Okumuş olduğunuz bu bulguların OKB’nin sizde olabileceğinden kuşku duyuyorsanız bir psikiyatri uzmanına başvurarak profesyonel yardım talep edebilirsiniz.

Uzm.Dr. Sevilay ZORLU

Psikiyatrist &  Psikoterapist

www.antalyaterapipsikiyatri.com

www.antalyacinselterapi.com

Şirinyalı Mh. İsmet Gökşen Cad.

1528 S. Şahbaz Apt. K:2 D:5

Tel: 316 98 99